GİRİŞ
Günümüz dünyasında sıkça karşılaştığımız bir kambiyo senedi olan çek, tedavül kabiliyeti ve yaygın kullanımı sebebiyle diğer kambiyo senetlerinden ayrı bir öneme sahiptir. Bu sebeple karşılıksız çek ile karşılaşılması durumunda hangi yollara başvurulması gerektiği fazlaca önem taşımaktadır.
İşbu makalemizde karşılıksız çek keşide etmek suçunda kimlerin şikayet hakkına sahip olduğu, nasıl şikayette bulunması gerektiğini ve bu şikayet hakkının ne kadar bir sürede kullanması gerektiğine değineceğiz.
Yargıtay ve doktrindeki çoğunluk görüşe göre çek, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 692 ve 735 maddeleri arasında düzenlenmiş bir kıymetli evrak olup sıkı şartlara tabi olan bir ödeme vasıtasıdır. Çek hukuki itibariyle nitelikli bir havaledir. Yani daha açık olarak çek üzerinde yazılı belli bir tutarın, belli bir kişiye, emrine taşıyıcısına(hamiline) ödenmesi konusunda bankaya hitaben yazılmış ve Türk Ticaret Kanununda belirtilen hükümlere göre düzenlenmiş bir ödeme emridir. Çeklerde muhattap daima bankadır ve çekte 3 taraf bulunmaktadır. Bunlar çeki düzenleyen yani çek düzenlemekle borç altına giren kişi olarak keşideci(düzenleyen), çekin ilk düzenlediği anda çek üzerindeki hak sahibi yani alacaklı olan kişi olarak Lehtar ve çeki ödeyecek kişi olarak Muhataptır (Banka). Çeklerde keşideci ve lehtar, gerçek kişi olabileceği gibi tüzel kişi de olabilir. Bu açıdan aralarında herhangi bir farklılık bulunmamaktadır.
Çekte bulunması gereken zorunlu unsurların birisinin bulunmaması halinde çek, çek olma vasfını yitirir kambiyo senedi ve kıymetli evrak olmaktan çıkar. Bu durumda çekten kaynaklanan haklar kullanılamaz duruma gelir ve alacak hakkı tehlikeye düşmüş olur.
Çekte bulunması gerekli zorunlu unsurlar ise Türk Ticaret Kanunu’nun 780. maddesinde şu şekilde belirtilmiştir;
Çekte bu zorunlu unsurlar dışında ayrıca Türk Ticaret Kanunu madde 781’nin 2. ve 3. fıkralarında belirtilen alternatif zorunlu unsurların en az birinin bulunması da gerekmektedir. Tüm bunların yanında geçerli bir çek oluşturabilmenin diğer bir şartı da çeke yazılması kanunen caiz olmayan bir unsurun yazılmamış olmasıdır.
Yeni düzenleme ile ” karekod” ve ” banka tarafından verilen seri numarası”, çekin zorunlu unsurlarına dahil edilmiştir.
Yukarıda da açıklandığı üzere belirtilen unsurların çekte bulunması zorunlu şart olup bulunmamaları halinde çekin çek olma vasfını yitireceği kanun hükmünde açıkça düzenlenmiştir. Bu unsurların bulunmaması halinde çekle sağlanan hakların kullanılamayacağı gibi çekte karşılıksızdır işlemi de yapılamayacaktır. Karşılıksızdır işleminin yapılamaması sebebiyle karşılıksız çek keşide etmek suçu için şikayet yoluna da başvurulamayacaktır.
Çekin ne olduğunu kısaca belirttikten sonra işbu makalemizde karşılıksız çek keşide etmek suçunda şikayet hakkının kime ait olduğunu, nasıl kullanıldığını, bu şikayet hakkının ne zaman, ne kadar süre içerisinde kullanılması gerektiğine ve devamında ise bunun sonuçlarına değinilecektir.
KARŞILIKSIZ ÇEK KEŞİDE ETMEK SUÇU NEDİR?
Çekin ödenmek üzere bankaya ibraz edildiği halde bankada nakit karşılığın bulunmaması halinde ortaya çıkan suça karşılıksız çek düzenleme suçu denir. Bu suça uygulamada karşılıksız çek keşide etme suçu da denilmektedir.
ŞİKAYET HAKKI SAHİBİ KİMDİR?
Öncelikle belirtmek gerekir ki karşılıksız Çek düzenlenmesi sebebiyle şikayet hakkını kullanabilmek ve diğer hukuki yollara başvurabilmek için Türk Ticaret Kanunu madde 796’daki yasal süreler içerisinde ve Çek Kanunu madde 3’te belirtildiği gibi çekin muhatap bankaya ibraz edilerek yine yasal süreler içerisinde karşılıksızdır işlemine tabi tutulması gerekmektedir. Zira bu durum 5941 sayılı Çek Kanunu madde 3’te ayrıntılı olarak belirtilmiştir.
“MADDE 3 – (1) Karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak çek, hesabın bulunduğu şubeden başka bir şubeye ibraz edildiğinde, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir.”
(2) “Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın hamile kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın dışında, çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır.
(4) Hamilin talepte bulunması hâlinde, karşılıksızdır işlemi; çekin arka yüzüne tahsil için bankaya ibraz edildiği tarih, hesap durumu, bankanın yükümlülüğü çerçevesinde ödediği miktar ve ibraz eden gerçek kişinin adı ve soyadı yazılmak, bu kişinin tüzel kişi adına bedeli tahsil etmesi hâlinde bu husus belirtilmek ve bu kişi ile birlikte banka yetkilisi tarafından imzalanmak suretiyle yapılır. Banka tarafından ödenen miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan tutar açıkça belirtilir. Hamilin imzalamaktan kaçınması hâlinde, karşılıksızdır işlemi yapılmaz.
(5) Muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutar dahil, kısmî ödemenin hamil tarafından kabul edilmemesi hâlinde, ikinci fıkra hükmüne göre karşılıksızdır işlemi yapılır; ibraz tarihi ile ödememe nedeni çekin üzerine yazılır ve çek, üzerine imzası alınarak hamiline geri verilir; ön ve arka yüzünün fotokopisi banka tarafından saklanır. Çek hesabında hiç karşılığın bulunmaması ve hamilin sadece muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutarın ödenmesini talep etmesi hâlinde de bu fıkra hükmüne göre işlem yapılır.
(6) Muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutar dahil kısmî ödeme hâlinde, çekin ön ve arka yüzünün onaylı fotokopisi ücretsiz olarak hamile verilir. Çek hamili, bu fotokopiyle müracaat borçlularına veya kambiyo senetleri hakkındaki takip usullerine başvurabileceği gibi, icra mahkemesine şikâyette bulunurken dilekçesine bu fotokopiyi ekleyebilir ve bunu icra daireleri ile mahkemelerde ispat aracı olarak kullanabilir. Mahkeme veya icra dairesinin istemi hâlinde çekin aslı bu mercilere gönderilir.
(8) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihinden önce ibraz edilen çekin karşılığının Türk Ticaret Kanunun’un 707’nci maddesi uyarınca kısmen veya tamamen ödenmemiş olması hâlinde, bu çekle ilgili olarak hukukî takip yapılamaz. İleri düzenleme tarihli çekle ilgili olarak hukukî takip yapılabilmesi için, çekin üzerindeki düzenleme tarihine göre kanunî ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmesi ve karşılıksızdır işlemine tabi tutulması şarttır.”
İlgili kanun hükmünden de anlaşılacağı üzere şikayet hakkının kullanılabilmesi bazı şartlara tabi tutulmuştur. Bu şartların sağlanması halinde şikayet hakkı kullanılabilecek ve sonuca varılacaktır. Bu sebeple hukuki sonuç alabilmek için bu şartların sağlanması önemli olup hak sahibi lehine bir durum oluşturacaktır.
Türk Hukukunda karşılıksız çek keşide etmek suçtur. Karşılıksız çek keşide etme suçu, hamilin şikâyetine bağlıdır. Başka bir ifadeyle karşılıksız çek keşide etme suçu şikâyete bağlı suçlardandır. Şikâyete bağlı suçlarda şikâyet cezalandırılma koşuludur. Cezalandırılma koşulları, suçun bütün unsurları ile tamam olmasından sonra meydana gelen ve söz konusu suçtan failin cezalandırılabilmesine imkân veren hallerdir.
Karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçu şikayete tabi olup; şikayet hakkı, kişiye sıkı sıkıya bağlı ve devredilemez bir hak olması sebebiyle yalnızca çeki bankaya ibraz eden yetkili hamile tanınmıştır. Hamil, çeki usulüne uygun olarak en son devralan ve elinde bulunduran kimsedir.
5941 sayılı Çek Kanunu’nun 5. Maddesi’nin 1. Fıkrası hükmüne göre ”… çekle ilgili olarak ‘karşılıksızdır’ işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında hamilin şikayeti…” ifadesinden, şikayet hakkına sahip olan kişi , banka ve cirantalar değil, çeki elinde bulunduran hamil olduğu anlaşılmaktadır.
Ancak Yargıtay 19. Ceza Dairesi’nin 10.05.2018 tarihli 2018/3072 Esas, 2018/5874 K. sayılı kararında, şikayet hakkının; çeki tahsil amacıyla bankaya ibraz eden hamile ve hamilin başvuru hakkını kullanarak cirantalardan birine başvurarak çek bedelini tahsil etmesi halinde, çekin bedelini ödeyen cirantanın da şikayet hakkının bulunduğunu karar vermiştir. Ancak bu cirantanın çekte ”karşılıksızdır” işlemi yapıldıktan sonra çeki elinde bulunduran ve aynı zamanda ” karşılıksızdır” işlemi yapılmadan önceki dönemde geçerli ve meşru ciranta olması gerektiği belirtilmiştir.
Görüldüğü üzere yalnızca hamile ait olan şikayet hakkı, Yargıtay Ceza Dairesince, değişikliğe gidilerek, hamilin başvuru hakkını kullanarak cirantalardan birine başvurarak çek bedelini tahsil etmesi halinde, çekin bedelini ödeyen geçerli ve meşru cirantanın da şikayet hakkına sahip olacağına karar vermiştir.
KARŞILIKSIZ ÇEK KEŞİDE ETMKE SUÇUNDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Çekte karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçu nedeni ile yargılama yapma görevi Çek Kanunu’nun 5/1. maddesi gereği icra ceza mahkemelerinindir.
Yetkili mahkeme ise çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği yer, çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer, hesap sahibinin yerleşim yeri ve şikayetçinin yerleşim yeri mahkemesidir.
Çek Kanunu Madde 5 (1); Bu davalar çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği veya çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer ya da hesap sahibinin yahut şikâyetçinin yerleşim yeri mahkemesinde görülür.
ŞİKAYET SÜRESİ
Hamilin karşılıksız çek keşide etmek suçu nedeniyle şikayet hakkı süresi 2004 sayılı İcra ve İflas kanunu madde 347’de düzenlenmiştir. Hükme göre ”…Bu Bapta yer alan fiillerden dolayı şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer…”. Belirtildiği üzere bu süreler içerisinde şikayet hakkının kullanılmaması hak kaybına sebebiyet verecektir.
SUÇUN FAİLİ
Karşılıksız çek keşide etmek suçunun faili 5941 sayılı Çek Kanunu madde 5/1 uyarınca …Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında… Denilmek suretiyle ceza yaptırımının fail olabilecek kişiler yönünden bir kısıtlamaya gidildiği, herkesin bu suçun faili olmadığı, suçun, fail açısından özgü suç olduğu anlaşılmaktadır. Suç faili kısmen veya tamamen karşılıksız kalan çeklerde, çekin karşılıksız kalmasına sebebiyet veren kişi olarak tanımlanmıştır.
SONUÇ
Sonuç olarak yukarıda da ayrıntılı bir şekilde açıklandığı üzere kambiyo vasfına haiz olabilmesi için gerekli kayıtları taşıyan çekin hamili veya hamilin başvuru hakkını kullanarak cirantalardan birine başvurarak çek bedelini tahsil etmesi halinde, çekin bedelini ödeyen geçerli ve meşru ciranta çeki elinde bulundurmak koşuluyla yasal süresi içerisinde muhatap bankaya ibraz edipte karşılıksızdır işlemine tabi tuttuğu çekten doğan şikayet hakkını, kanunda belirtilen süreler içerisinde karşılıksızdır işlemine sebebiyet vermiş olan suçun failine karşı şikayette bulunabilir.
Gündüzler Hukuk Bürosu
UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Yaprak Gizlem gündüz’e aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.
info@gunduzlerhukuk.com
KVKK AYDINLATMA METNİ