Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar Nedir?
Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar diğer ismiyle takipsizlik kararı Cumhuriyet Savcısı tarafından soruşturma evresi sonunda kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hallerinin mevcut olması durumunda verdiği karardır. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar, yürürlükten kaldırılan Ceza Muhakemesi Usulü Kanununda takipsizlik kararı olarak düzenlenmekteydi. Yeni Ceza Muhakemesi Kanununda bu müessese kovuşturmaya yer olmadığına dair karar olarak anılmaktadır. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara ilişkin diğer tüm ayrıntılara Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar (KYOK) yazımıdan ulaşabilirsiniz.
Soruşturma sonucunda şüpheli veya şüpheliler hakkında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı itiraz yolu açıktır. Bu kararın hukuka aykırı olduğunu düşünen mağdur, müşteki veya suçtan zarar gören kararın kendisine tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz edebilir.
Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karara Karşı Nasıl İtiraz Edilir?
İtiraz, Cumhuriyet savcılığı tarafından verilen takipsizlik kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle üst mercie başvurulması anlamına gelmektedir. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara nasıl ve hangi sürede itiraz edileceği verilen takipsizlik kararında yer alır ve bu karar şüpheli ve zarar görene tebliğ edilir.
İtirazın nasıl yapılacağı CMK md.173’de belirlenmiştir. Buna göre suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hakimliği, itiraz edebilir. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz bir dilekçe ile yapılmalıdır. İtiraz dilekçesinde kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilmelidir. İtiraz üzerine Sulh Ceza Hakimliği kesin kararını verir.
İtiraz sonucunda Sulh Ceza Hakimliği itirazı reddederek savcılık tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğunu belirtebilir. Ancak itiraz eden kişinin itiraz gerekçelerini haklı görmüş ise itirazı kabul ederek soruşturmanın genişletilmesinin isteyebileceği gibi savcılıkça iddianame düzenlenmesine de karar verebilir.
Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar Ne Zaman Kesinleşir?
Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğinde, şüpheliye ve suçtan zarar görene söz konusu takipsizlik kararı tebliğ edilir. Suçtan zarar görenin karar kendisine tebliğ edildikten itibaren 15 gün içerisinde karara itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Eğer suçtan zarar gören süresi içerisinde itiraz hakkını kullanmazsa kovuşturmaya yer olmadığına dair karar kesinleşir.
Ancak suçtan zarar gören 15 gün içerisinde itiraz hakkını kullanır ve itiraz sonucunda sulh ceza hakimliğince reddedilirse takipsizlik kararı kesinleşmiş olur. Yani suçtan zarar görenin itiraz hakkını kullanmaması durumunda veya itiraz hakkını kullanıp da itirazın reddedilmesi durumunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar kesinleşir.
Aşağıda Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karara İtiraz Dilekçesi Örneği diğer ismiyle Savcılık Takipsizlik Kararına İtiraz Dilekçesi Örneği sunulmuştur.
BAKIRKÖY SULH CEZA HAKİMLİĞİ’NE
Gönderilmek Üzere
BÜYÜKÇEKMECE CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
SORUŞTURMA NO : 2024/................ KARAR NO : 2024/1
MÜŞTEKİ : ......................................................................................
ADRES : ...................................................................................../ İstanbul
MÜŞTEKİ VEKİLİ: Av. Yaprak Gizlem GÜNDÜZ (Adres Antettedir.)
ŞÜPHELİ : ............................................
Suç : Görevi Kötüye Kullanma, Hakaret, Huzur ve Sükuneti Bozma, Kişisel verilerin ihlali ve Şüpheli hakkında re’sen tespit edilecek her türlü suçlardan dava açılması talepli şikayet dilekçemizden ibarettir.
Suç Tarihi : 24/09/2023
Suç Yeri : ..................................................../İstanbul
KONU : Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30/04/2024 tarihli 2024/19601 Soruşturma, 2024/16938 Karar numaralı kararı ile verilen Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Kararına itirazlarımızın sunumudur.
AÇIKLAMALAR :
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunmuş olduğumuz 21/02/2024 tarihli şikayet dilekçemiz üzerine şüpheli hakkında başlatılan 2024/19601 Soruşturma numaralı dosyamızda 30/04/2024 tarihinde 2024/16938 sayılı Karar ile CMK madde 172/1 ile 173 ve devamı maddeleri gereği Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair karar verilmiştir. İş bu karar usul ve yasaya aykırı olup bu hususta itirazlarımızı sunma gerekliliğimiz hasıl olmuştur. Şöyle ki;
1-) Yukarıda bilgileri yazılı Müvekkilim .............................. İstanbul'da çeşitli hastanelerde görev almış alanında ünlü bir kadın doğum Profesörüdür. Müvekkil aynı zamanda çeşitli üniversitelerde Eğitim veren saygın bir akademisyendir.
2-) Yukarıda bilgileri yazılı şüpheli Dr. ............................, ............................... Hastanesi'nde Kadın doğum doktorudur. Müvekkilim ile tanışıklıkları bulunmamakla birlikte aralarında herhangi bir husumet de bulunmamaktadır.
3-) Şikayet dilekçemizin Tanıklarımız kısmında yer alan aynı zamanda Soruşturma dosyasına konu olan suçlara bizzat tanıklık eden ve soruşturma esnasında tanıklığına başvurulmasına kanaat getirilmesi halinde bizzat tanıklık yapacak ve şüpheli tarafından gerçekleşen suçları aydınlatacak ................................ müvekkilimin hastasıdır.
Tanığımız ........................'ın eklerde sunmuş olduğumuz şüpheliye muayene olduğuna dair kontrol formundan açıkça görüleceği üzere 24/09/2023 tarihinde ani doğum sancısı çekmesi üzerine ikametgahına en yakın hastane olan Beylikdüzü Medilife hastanesine başvurmuş, kontrol için şüpheli Dr. .............................'a yönlendirilmiştir.
Tanığımız .................... şikayetlerini şüpheliye iletmiş, kendi doktoru olduğunu beyan etmiş, durumunun acil olduğu ve en yakın hastanenin Medilife hastanesi olması sebebiyle buraya müracaat etmek zorunda olduğunu şüpheliye iletmiştir. Bunun üzerine şüpheli "sizin doktrounuz kim?" sorusu üzerine Tanığımız ................... doktorunun ......................'dur yanıtını vermiştir. Şüpheli "siz çok aydın bir insana benziyorsunuz, bu kadar cahil olamazsınız siz o baytara nasıl muayene olursunuz" demesi üzerine Tanık ...................................... "ben doktorumdan çok memnunum kendisi çok iyi bir profesördür. Doktoruna hakaret edilmesi için burada olmadığını durumunun aciliyetiyle ilgilenilmesi" gerektiğini şüpheliye iletmiştir. Bunun üzerine şüpheli "size o baytarın profesör olduğunu kim söyledi, o terbiyesiz, ahlaksız, yalancının önde gidenidir. O olsa olasa su ürünleri fakültesi mezunudur. Herkesi profesörüm diye kandırıyor onun doktorlukla bile uzaktan yakından alakası yoktur. Böyle bir şerefsize siz nasıl güveniyorsunuz, siz cahil misiniz" yanıtını vermiştir. Bunun üzerine tanığımız "ben buraya doktorumun unvanıyla ilgili ders almaya gelmedim durumumun aciliyeti ortadayken sizin beyanlarınız hiç hoş değil görevinizi yapmanızı istiyorum" şeklinde yanıt vermiştir.
4-) Yukarıda izah edilen olaydan sonrası hastanın psikolojisi bozulmuş, Hamileliği esnasında böyle bir duruma maruz kalmak zorunda kalmış, olayın etkisini atlatıktan sonra, şüphelinin "ben bu şerefsiz yalancının profesör olmadığını, yalancı bir sahtekar olduğunu, bırakın doktor olmayı baytar bile olamayacağını, onu herkese rezil edeceğini, bana gelen herkese aynı şeyleri söyleyeceğim" demesi üzerine Tanığımız .................................. olay sonrasında bir süre o günün şokunu atlattıktan sonra müvekkilime giderek tüm olanları anlatmak zorunda kalmıştır. İş bu sebeplerle müvekkilimin TCK m. 125: “ (1)Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, cezalandırılması amacıyla huzurdaki şikayeti yapmak zaruriyetinde kalmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında; Görevi Kötüye Kullanma, Hakaret, Huzur ve Sükuneti Bozma, Kişisel verilerin ihlali ve Şüpheli hakkında re’sen tespit edilecek her türlü suçlardan soruşturma yürütülmesini ve kamu dava davası açılmasını isteme gereğimiz hasıl olmuştur. Ancak Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Yukarıda anlatılanlar ışığında dosyaya konu olaylar hakkında etkin bir soruşturma yürütülmeden, ŞÜPHELİ İFADESİ ALINMADAN, DOSYADA SUNULAN TANIĞIMIZIN BİLGİSİNE BAŞVURULMADAN doğrudan Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verilmiş olması usule ve yasaya aykırıdır. Şüpheli hakkında iddianame düzenlenerek kamu davası açılması gerekirken, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi hukuka aykırılık oluşturmaktadır.
CMK'ya göre Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli (basit başlangıç şüphesini) öğrenir öğrenmez, bizzat veya emrindeki adli kolluk marifetiyle “işin gerçeğini” araştırmaya başlar (CMK m.160/1, 161/1). Bu kapsamda Cumhuriyet Savcısı, her türlü araştırmayı yapabilir; işin gerçeğini araştırmak için delil toplama ve şüphelinin haklarını korumak amacıyla bütün kamu görevlilerinden her türlü bilgiyi isteyebilir (CMK m. 161/1)
CMK'nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Ancak soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısının delil değerlendirmesiyle, kovuşturma aşamasında hakimin delilleri değerlendirmesi birbirinden farklı özelliklere sahiptir. CMK'nın 170/2. maddesine göre soruşturma aşamasında toplanan deliller kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturup oluşturmadıkları çerçevesinde incelemeye tabi tutulurken, kovuşturma aşamasında, isnat edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda mahkumiyete yeter olup olmadığı ve tam bir vicdani kanaat oluşturup oluşturmadığı çerçevesinde değerlendirilmektedir...Şüphelilerin hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerekirken eksik soruşturma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi ve bu karara yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Arz ve izah olunan sebepler ile itirazımızin kabulüyle, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30/04/2024 tarihli 2024/............ Soruşturma, 2024/........Karar numaralı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının kaldırılmasına ve şüpheli hakkında KAMU DAVASI AÇILMASINA KARAR VERİLMESİNİ saygılarımızla vekaleten talep ederiz.
SONUÇ VE İSTEM :
Yukarıda açıklanan nedenler ve resen gözetilecek hususlar çerçevesinde itirazımızın kabulüyle, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30/04/2024 tarihli 2024/.......Soruşturma, 2024/1Karar numaralı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının itirazen kaldırılmasına ve ilgili dosyada iddianame düzenlenerek KAMU DAVASI AÇILMASINA KARAR VERİLMESİNİ saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz. 09/05/2024
MÜŞTEKİ VEKİLİ Av. Yaprak Gizlem GÜNDÜZ
e-imzalıdır